Ketojenik diyet; yüksek yağ, düşük protein ve düşük karbonhidrat içeren bir beslenme düzeni olarak karşımıza çıkıyor.

Özellikle epilepsi hastalığı olan çocuklarda çeşitli epilepsi nöbetleri üzerinde başarıların sağlandığı ketojenik diyet, kilo verirken duraksama evresine giren kişilerde de kısa süreli olarak uygulanıyor. Ketojenik diyette; meyve, sebze, tahıl ve kalsiyum içeren gıdaların kısıtlanması sebebiyle vitamin ve mineral takviyesi yapılması gerektiğini belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkcü, diyet menüsü dışında hiçbir yiyecek tüketilmemesi ve doktora danışmadan hiçbir ilaç kullanılmaması konusunda uyarıyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkcü, ketojenik diyet hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Ketojenik diyet nedir?

“Ketojenik diyet, özellikle epilepsi hastalığı olan çocuklarda bağdaşmış bir diyet türüdür. Bu yüzden de en çok üzerinde durulması gereken konu ilaçlarla başarı gösteremeyen değişik türdeki epilepsi nöbetleri üzerinde ketojenik diyetin başarılarıdır” diyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkcü,“Journal Lancet’de 2009 yılında yayınlanan bir çalışma, 54 çocuğu kapsayan bir grupta %40 (28 çocuk) diyet ile birlikte nöbet sayılarında yüzde 50’lik bir azalma deneyimlemişlerdir. 54 çocuktan 5 tanesi, diyete başladıktan sonra nöbet sayılarında yüzde 90’lık bir azalma kaydetmişlerdir. Bu çocukların tümü ilaca yanıt vermeyen epilepsi hastalarıydı; hastalıkları iki farklı ilaçla da iyileşmemekteydi. Bunun yanında metobolik rahatsızlığı olmayan kilo verirken duraksama evresine giren dirençli kilolarda kısa süre uygulanacak diyet türüdür” şeklinde konuştu.

Epilepsili çocukların tedavisinde uygulanabilir!

“Ketojenik diyet; erişkin epilepsili bireylerde önerilmemektedir” diyen Özden Örkcü,“İlaca dirençli epilepsisi olan çocuklarda ek tedavi olarak ketojenik diyet önerilebilir. Diyet her çocuğun günlük enerji, protein ve sıvı gereksinmesini karşılayacak şekilde çocuğun yaşı, boyu ve kilosuna uygun olarak hazırlanır. İki veya üç ilaca yanıtsız olan epilepsiler ‘İDE’ olarak tanımlanmaktadır. İDE’de çıkarılabilecek epileptik odak varsa epilepsi cerrahisi en iyi tedavidir; ancak böyle bir şansı olmayan çocuklar için ketojenik diyet en iyi tedavi seçeneği olabilir. Ketojenik diyete başlamadan önce psikososyal olarak ailenin hazır olduğunun belirlenmesi gerekir. Ailenin çocuğuna ketojenik diyet uygularken rolünü anladığından emin olunmalıdır” uyarısında bulundu.

Vitamin ve mineral takviyesi yapılmalı

“Dengeli beslenmede vitamin ve mineraller yeterliyken ketojenik diyette meyve, sebze, tahıllar ve kalsiyum içeren gıdalar kısıtlanmış olduğundan vitamin ve mineral eklenmesi gereklidir” diyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkcü,“Ketojenik diyette kalsiyum ve D vitamini azdır ve epilepsili çocuklarda da D vitamini düzeyleri düşüktür bu nedenle hem D vitamini hem de kalsiyum eklenmelidir. Çinko, bakır, selenyum ve fosfor düşük saptanırsa eklenir, normalse standart multi vitamin olarak verilir. Karbonhidratı olmayan veya az miktarda olan multivitaminler kullanılmalıdır” diye konuştu.

Ketojenik diyette görülebilecek yan etkiler nelerdir?

Özden Örkcü, ketojenik diyette görülebilecek yan etkiler hakkında şu bilgileri verdi:

-“Kabızlık,

-Kemik erimesi (osteoporoz),

-Asidoz (kan pH değerinde düşme),

-Kolesterol yüksekliği,

-Böbrek taşları,

-Karnitin eksikliği.”

Ketojenik diyet uyguluyorsanız, bu uyarılara dikkat!

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özden Örkcü, ketojenik diyette uyulması gereken önemli kuralları şöyle sıraladı:

1.”Diyet menüsü dışında hiçbir yiyecek tüketilmemelidir,

2.Menüdeki miktarlara doğru uyum için yiyeceklerin tartılması tavsiye edilir,

3.Yemek tabağındaki bütün yiyecekleri silikon spatula ile sıyırılmalıdır,

4.Öğünlerin saatlerine uyulmalıdır,

5.Günlük alınması gereken sıvı miktarının tüketilmesine dikkat edilmelidir,

6.Aile fertleri çocuğun yanında başka yiyecek yememelidir,

7.Doktora danışmadan hiçbir ilaç tüketilmemelidir,

8.Tüketilen ürünler gizli karbonhidrat içerebilir, etiket biligilerini dikkatli okunmalıdır ve beslenme uzmanına danışılmalıdır.”