Ülkemizin onur ve gurur günü,29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
Hepimizin bildiği gibi, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından emperyalistler tarafından işgal edilen Anadolu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile aziz milletimizin kahramanca mücadelesisonucubağımsızlığına kavuşmuş ve Türk Milletinin esaret altında yaşayamayacağı kati suretle tüm dünyaya gösterilmiştir.
Milletimizin kanıyla yazdığı bu destanın ardından genç Türkiye doğmuş, 29 Ekim 1923’te ise en uygun yönetim şekli olan “Cumhuriyet” ilan edilmiştir. Sadece kendi milletinin değil, tüm soydaşlarının ve yeryüzündeki tüm mazlum milletlerin umudu olan Türkiye Cumhuriyeti, her geçen gün güçlenmeye ve geleceğe emin adımlarla yürümeye devam etmektedir.
Ancak ne yazık ki ülkemizin ve milletimizin bu kutlu yürüyüşü, dün olduğu gibi bu gün de durdurulmaya çalışılmakta, terör saldırıları ile ekonomik yaptırımlarla önümüze engeller konulmaktadır. Unutulmamalıdır ki tüm bu zorluklar ülkemizi durduramayacak, aksine azim ve kararlılığımızı daha da perçinleyecektir. Daha bir kaç hafta önce Türk askerinin zaferiyle neticelenen Barış Pınarı Harekatı bunun en açık göstergesidir.
Bu noktada 80 milyon vatandaşımızın her birine düşen görev ise daha çok çalışmak, Türk Milletinin eseri olan Cumhuriyetimize ve onun değerlerine sahip çıkmaktır. İnanıyorum ki birlik ve beraberliğimiz, kardeşliğimiz kaim oldukça hiçbir güç bizleri durduramayacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin Kuruluşunun 96. yıldönümünü bir kez daha tebrik ediyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; silah arkadaşlarını, milli mücadelemizin kahraman şehitlerini, gazilerini, kurulduğu günden bu yana ülkemizin gelişmesinde ve kalkınmasında gayret gösteren tüm devlet adamlarımızı minnet ve şükranla anıyorum.