Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Eski Mahkuma Adli Sicil Affı İle İkinci Bir Hayat Şansı Verilmeli

Başlıklar0.1 Araştırmacı Yazar Hüseyin

Araştırmacı Yazar Hüseyin Demir, Ceza infaz kurumlarından cezasını tamamlayan ve yeni bir hayat kurmak isteyen vatandaşın çektiği sıkıntıların çözümüne yönelik öneri ve değerlendirmelerde bulundu.

“Eski Mahkuma Adli Sicil Affı İle İkinci Bir Hayat Şansı Verilmeli”

Araştırmacı Yazar Hüseyin Demir,’’ Altı aydan daha uzun süreli hürriyeti bağlayıcı bir suçtan,  hüküm giymiş ve cezalarını, infaz kurumlarında tamamlamış kişilerin cezaevlerinden sonra toplumsal hayata adaptasyonu önümdeki en büyük engel adli sicil’dir.. Adli sicil kaydı bulunan kişilerin yeni bir iş bulma arayışında sürekli önüne çıkan en büyük engel nedir?, diye sorulduğunda şüphesiz sabıkalıya iş yok sözü gelmektedir. Böyle olumsuzlukların sonucu olarak  ekonomik olarak hayatını idame edemeyen, yeni, temiz bir hayata başlama arzusunda olan eski hükümlülerin umutları bir süre sonra tükenmekte ve bunun sonucunda suç ortamına geri dönme eğilim başladığını yapılan araştırmalardan görmekteyiz’ ’dedi.

Demir, ‘’Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan eğer okuduğu şiirden dolayı daha yüksek bir ceza alarak cezaevine girmiş ve de bunun sonucunda, tüm hayatı boyunca kısıtlı olacak bir adli sicile sahip olsa idi bugün 18 yıldır ülkeyi yöneten Erdoğan’dan bu ülke mahrum kalacaktı. Bundan dolayı ceza infaz kurumların da cezasını tamamlamış kişilerin ikinci bir hayat hakkı verilmesine en güzel örnek sn. Erdoğan’dır. Adli sicil affı ile yada başka  bir yasal düzenleme ile devletin dinamiklerine zarar gelmeyecek şekilde yapılacak, topluma uyum yasası niteliğinde olacak, yeni ve temiz bir hayat kurmak isteyen vatandaşlara bu imkan sağlayacak, toplumsal fayda içermesi bakımdan da yapılması elzem ve gerekli bir düzenleme olacaktır’’ dedi.

“Topluma uyum yasası çıkarılmalı”

Araştırmacı Yazar Hüseyin Demir,’’ Ceza infaz kurumlarından cezasını tamamlayarak ayrılan kişilerden, kimisinin gidecek bir evi, onları karşılayacak yakınları olmuyor dahi olmuyor, kimisinin gittiği evde bakmakla yükümlü olacağı ailesinin olması gibi birçok durumun mevcut olduğu sıkıntıları aşmaları için para kazanıp hayatlarını devam ettirmek için iş bulmaları gerekiyor. İş başvurularının genelinde halk arasında söylenen sabıka kaydı yani adli sicil evrakı istenmesinden ötürü genelde tüm kapılardan boş dönülmesi ile sonuçlanan bir süreçten geçtikleri yapılan araştırmalarda  ortaya konulan bir durumdur. Cezasını tamamlamış kişilerin tekrar toplumla bütünleşmesi için topluma uyum yasayı çıkarılmalı’’ dedi.

Demir, ‘’Topluma uyum yasası Aile sosyal politikalar bakanlığı, Çalışma sosyal güvenlik Bakanlığı ve İç işleri bakanlığının koordinasyonunda cezasını tamamlamış kişilerin, topluma adaptasyonu için gerekli tüm destek çalışmasının yapılacağı bir koordinasyonu içermesi hem suç işleme oranlarında büyük düşünlerin gerçekleşmesini sağlar hem de ceza evlerine geri dönüşleri %100 yakın engellemesi sağlanabilir. Topluma uyum yasasında yapılması gereken ilk ve en önemli adımın adli sicil de adli sicilin saklanma yıllının makul seviyelere çekilmesi düzenlemesi olmalıdır’ ’dedi.

“Adli sicil 1 yıl, arşiv kaydının silinmesi 2 yıl olmalı”

Demir, sözlerini şöyle tamamladı: “Cezasını tamamlamış kişilerin adli sicil saklanma koşulları ,15 yıl olan adli sicil kaydı 1 yıla, 30 yıl olan arşiv kaydı silinmesi 2 yıl gibi makul seviyelere çekilmesi ve önerdiğimiz topluma uyum yasası çerçevesinde saklanma ve silinme koşullarının her cezasını tamlamış kişinin gözetim, denedim ve destek hizmetleri sunulmasıyla yeni bir hayat kurması desteklenmeli ve yakından takip edilerek uzman kişiler tarafından suç işleme meylini tamamen terk ettiği tespiti ile adli sicilinin tamamen temizlenmesinin suçu önlemede etkin bir başarı getirmesinin  toplumun huzuru ve refahı için önem arz ettiğinin altını çizdi.