Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

AĞIZ KOKUSUNUN NEDENİ 4 DAKİKADA SAPTANIYOR!

Her 5 kişiden biri

Her 5 kişiden biri bu sorunu yaşıyor,SMART CHROMA YÖNTEMİ İLE AĞIZ KOKUSUNUN NEDENİ 4 DAKİKADA SAPTANIYOR!

Her 5 kişiden 1’i ağız kokusu sorunu (halitosis) yaşıyor. Diyelim o 5 kişiden biri sizsiniz. Peki, ‘bu kokunun nedeni ne’ sorusuna yanıt bulmak için gitmeniz gereken kaç doktor olduğunu düşündünüz mü? Kulak Burun Boğaz doktorundan diş hekimine, göğüs hastalıklarından gastroenteroloğa, genel cerrahtan endrokrinoloğa birçok tıbbi branşta sorunuzun yanıtı gizli olabilir. Zira ağız kokusunun öyle çok nedeni var ki, tüm nedenlerin tek tek tetkik edilerek gerçek soruna ulaşılması, neredeyse yılları alan uzun bir süreç yaşanması anlamına gelebiliyor. Hasta açısından bazen bıktırıcı bazen de sonuçsuz kalan bu süreç, artık yeni ve akıllı bir teknoloji olan “smartchroma” ile 4 dakikaya indi. Sonuca ulaşmak için ağız kokusu olan kişinin, bir nefes vermesi yeterli oluyor. 4 dakika sonra çıkan test sonuçları adeta navigatör gibi; burundan akciğere, mideden sinüslere, dişlerden bademciklere gerçek neden hangi bölgeden kaynaklanıyorsa orayı işaret ediyor ya da hastalıkları tespit ediyor. Üstelik sadece tespit etmekle kalınmıyor, kokunun şiddet derecesi de bu yöntemle ölçülüyor.

AĞIZ KOKUSUNUN NEDENİ 4 DAKİKADA SAPTANIYOR655454

Japonya’da geliştirilen ve ülkemizde yeni kullanılmaya başlanan yeni nesil ve akıllı teknolojiye sahip “smartchroma” yöntemi sayesinde gerçek nedenin saptanabildiğini söyleyen Acıbadem Taksim Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, bu yöntemin ayrıca çok ciddi hastalıkların da erken teşhis edilmesine yardımcı olduğunu belirtiyor. Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, 3-4 Mayıs 2019 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilecek Koku ve Tat Zirvesi öncesinde hem yeni yöntemi anlattı, hem de bu zirveye katılacak olan davetlileri bu yeni yöntemle tanıştıracaklarını belirtti.

Ağız kokusuna en sık yol açan 3 ayrı kimyasal bileşik var

Kişinin doktor doktor gezerek nedenini bulmaya çalıştığı ağız kokusu sorununun gerçek kaynağını çok kısa süre içinde saptayan “smartchroma” yönteminin bir başka avantajı ise çok ciddi hastalıkların da tespit edilip tedavi sonrası başarı oranını da ölçmesi.Acıbadem Taksim Hastanesi KBB Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, tedavinin başarısını ölçmek için kişinin tekrar smartchroma yöntemiyle ağız kokusunun değerlendirilerek ilk sonuçla karşılaştırıldığını ve böylece tam tedavi olup olmadığına dair bilgi edinildiğini belirtiyor. “Teknolojinin gelişmediği dönemlerde hekimler hastasının nefesini koklayarak tespit ediyordu” diyen Doç. Dr. Altundağ, “Teknolojinin gelişmesiyle ağız kokusunu test eden cihazlar çıktı. Ancak nefesimizde 3 bin 481 tane nefes gazı var. Bu gazların üç tanesi en sık ağız kokusuna yol açan gazlar. Eski nesil cihazlar sadece tek bir gazı tespit edebiliyordu. Yeni nesil bir cihaz olan smartchroma ise bir aparat yardımıyla bu üç gazı analiz ederek ağız kokusunun gerçek nedenini saptıyor, böylece tedaviye başlanmasını sağlıyor” diyor.

Ağız kokusunun nedeni mide fıtığı bile çıkabilir!

Ağız kokusundan kurtulmak için en önemli basamak, şüphesiz nedenini doğru tespit etmek. Zira; ağız kokusu fizyolojik nedenlerden kaynaklanabildiği gibi; alerjiden geniz akıntısına, mide ve bağırsak hastalıklarından böbrek ve karaciğer sorunlarına dek pek çok hastalığın sonucu olarak da karşımıza çıkabiliyor. Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, smartchroma yöntemi sayesinde, ağız kokusundan muzdarip bir hastanın mide kanseri olduğunun erken teşhis edilip tedavisine başlandığını söylüyor. Kendilerinin de ağız kokusu şikayetiyle gelen bir hastalarına 4 dakikalık test sonrasında mide fıtığı teşhisi, bir başka hastalarına ise reflü teşhisi koyduklarını ve gastroenterolojiye yönlendirdiklerini belirten Doç. Dr. Aytuğ Altundağ şu bilgileri veriyor: “Japonların geliştirdiği smartchroma, ağız kokusuna neden olan 3 kimyasal içeriğin (hidrojen sülfit, metil merkaptan ve dimetil sülfit) bileşenini ağızdan aparatla toplayarak analiz ediyor ve dolayısıyla sadece ağız boşluğu içerisindeki kokular değil, diş, bademcik, burun, sinüs, alerji, mide, helicobakterpylori, reflü, gastrointestinal sistem kaynaklı tüm kokuları hem derecelendirebiliyor hem de kaynağını tespit ediyor.”

Ağzının koktuğunu sananlar var

Kokuya neden olan bölgeye ve şiddetine göre 5 farklı ağız kokusu tipi olduğuna dikkat çeken KBB uzmanı Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, bu koku tipleri hakkında şu bilgileri veriyor: “Tip 1’de hastalar kendi ağız kokusunu fark eder. Nedeni ise genellikle ağız ve diş sağlığında oluşan sorunlardır. Tip 2’de ise kokuyu farkedenler, hastanın yakınları olur. Genellikle alerji, sinüzit, nazofarenjit ve tonsillit gibi hastalıklardan kaynaklanır. Tip 3’de koku belirgin olmadığından hasta ya da yakınlarının şüphesi ile tespit edilebilir. Genellikle reflüden kabızlığa kadar sindirim sistemindeki pek çok sorun bu kokuya yol açabilir. Tip 4 ise, aslında bir nefes kokusudur. Metabolik hastalıklar, bazı ilaçlar ve akciğerde kaynaklanan çeşitli hastalıklar yol açar.”

Tip 5’de ise nedenin tamamen psikolojik olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Aytuğ Altundağ “Bu kişiler ağız kokusu sorunu olmadığı halde sanki böyle bir sorun varmış gibi hissediyorlar ve ikna edilmeleri güç oluyor hatta ikna edilemiyorlar. İşte bu yöntem sayesinde bu hastalara da ölçümlerle net bilgi veriyoruz ve ikna oluyorlar” diyor.

Multidisipliner tedavi şart!

Ağız kokusu sorununu ortadan kaldırmada tanı ve tedavi için mutlaka multidisipliner bir merkez gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Aytuğ Altundağ “Yani bu sadece KBB’cinin ya da sadece diş hekiminin, gastroenteroloğun çözeceği bir hastalık değildir. Mutlaka multidisipliner bir yaklaşımla hekimler ortak hareket etmelidir” diyor. Yöntemin her yaştan kişiye, çocuklara hatta bebeklere de yapılabildiğini belirten Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, çocuklardaki ağız kokusunun da çeşitli hastalıkların sinyali olabildiğini ve tanısı doğru konularak tedavi edilebildiğini söylüyor.