İl Kültür ve Turizm Müdürü Seydihan Küçükdağlı, Gurgum krallarının soy ağaçlarının yazılı olduğu ‘Maraş Aslan’ının kentin en önemli simgelerinden biri olduğunu söyledi.
Geç Hitit krallıklarının başkentlerinde, özellikle kapı girişlerinin her iki tarafında bulunan heykel, Gurgum Kralı 3’üncü Halparuntaş zamanında dönemin başkenti olan Maraş girişinde bulunuyordu. Kahramanmaraş Kalesinde yer alan ve 1886 yılından itibaren İstanbul Arkeoloji Müzesinde sergilenmeye başlayan yazıtlı Maraş Aslan’ı, 30 Ağustos 2013 tarihinde Kahramanmaraş Müze’sinde sergilenmek üzere kente getirildi.
Heykelin, 13 ve 14’üncü yüzyıllardan buyana korunduğunu ve şimdilerde kent müzesinde sergilendiğini söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Seydihan Küçükdağlı, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Kahramanmaraş’ın en önemli simgelerinden birinin de ‘Maraş Aslan’ı olduğunu kaydetti.
Heykelin kapı aslanı olarak şehir girişinde yer aldığını söyleyen Küçükdağlı, “Kahramanmaraş’ın son dönemlerde yapmış olduğumuz bilimsel araştırma ve kazılar doğrultusunda milattan önce 13-14 bin yüzyıl öncesine kadar olduğunu biliyoruz. Bu sebeple birçok medeniyet ve uygarlığa ev sahipliği yapmış olmasıdır. İşte bu süreçlerden biri de ‘Gurgum Krallığı dönemidir ve hatta o zaman ki Maraş’ın Gurgum’un başkenti olduğunu biliyoruz. Gurgum krallarından 3’üncü Halparuntaş’ın o zaman atalarının soy ağacından ifadelerinin yer aldığı ve kendi devlet adamlığı ve inancı doğrultusunda güzel sözlerin yer aldığı yazıttır Maraş Aslanı. Kapı aslanı olarak geçiyor ve tarifnamesi kitabesi mevcut Maraş Aslan’ının.
‘Maraş Aslanı 127 yıl sonra yuvasına döndü’
Maraş Aslan’ının kentte iyi bir şekilde korunamayacağı gerekçesiyle İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne götürüldüğünü Söyleyen Küçükdağlı, Maraş Aslanı’nın 127 yıl sonra yuvasına döndüğünü ve Müze’nde sergilendiğini dile getirdi.
Küçükdağlı, “Kahramanmaraş’ın birkaç simgesi vardır. Bunlardan, Milli Mücadele de yer alan İstiklal Madalyası, Maraş Dondurması ve kültür mirası olan Maraş kapı aslanı vardır. Maraş Aslanı 1886 yılında, Kahramanmaraş’a getirilmesi planlanıyordu ancak müzenin olmaması nedeniyle korunmak üzere İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne götürülüyor. Sonrasında müzemiz tamamlandıktan sonra 2013 Ağustos ayında İstanbul’dan 127 yıl aradan sonra Maraş Aslanı yuvasına döndü. Bu eserler, Kahramanmaraş’ın kültür turizmine hizmet veriyor. Turizm turlarından aldığımız bilgilere göre ise, turistlerin, sadece Maraş Aslan’ını görmek için Kahramanmaraş’a gelmek için bir neden olduğunu biliyoruz” diye konuştu.
Heykel üzerinde bulunan hiyeroglif yazıtın çevrisi ise şu şekilde olduğu belirtildi; “Ben Prens Halparuntaş, Gurgum şehrinin kralı. Vali Layamaş’ın ilk oğlu. Kahraman Halparuntaş’ın torunu. Cesur Muvataliş’in torun çocuğu. Prens Halparuntaş’ın torununun torunu. Kutsanmış Muaviş’in torununun torun çocuğu. Büyük Layamaş’ın torununun torununun torunu. Vali Layamaş’ın soyundan Tanrılar tarafından sevilen. Halkın tanıdığı, uzak ülkelerde bilinen ve yüce ve lütufkâr kral beni ve atalarımı seven tanrılar, beni babamın tahtına oturttular. Harap olmuş yerleri tekrar ayağa kaldırdım. Tarhunzaş ve Ea’nın izniyle bu şehirleri ihya ettim” (İHA)