Tüm Dünya’yı birkaç aydır kasıp kavuran Korona Virüs salgını,
bu bulaşıcı hastalık karşısında insanlığın çaresizliği üzerine yazdım.
Şiir değil duadır. Mısralarımda dualarım var. Rabbime (cc) yalvarışım var
Ya Rab! Kapına geldik, el açtık, diz çöktük.
Başımızdaki tüm musibetleri gider.
Ağladık, sızladık, nice gözyaşı döktük.
Bitsin istiyoruz, bu çileler, bu keder.
Yayıldı salgın hastalık, durdu tüm hayat.
Herkes bitkin, herkes üzgün, kalmadı rahat.
Sevinçle yaşamak, bizdeki istek, murat.
Bilmiyoruz bu felaket, ne zaman biter.
Belli ki, bizde tüm hata, bizde tüm kusur.
Nefse uyduk, yıktık nice kale, nice sur.
Günahlar çok, vur kafanı, duvarlara vur.
Kulun işlediklerinden oluşur kader.
Hiç söz dinlemedin, keyfince gezdin, yedin.
Halbuki en doğruyu göstermişti bu din.
Artık yanlıştan dönün, el açıp dua edin.
Yanlıştan dönmeyenler cehenneme gider.
Baksana neler geldi Dünya’nın başına.
Sanki zehir kondu, ekmeğine, aşına.
Vakit varken sarıl, dostuna, kardaşına.
Nerde görülmüş, son pişmanlık fayda eder.
Caddeler, sokaklar bomboş, şehirler suskun.
İnsanoğlu hiç olmamıştı böyle mahzun
Tefekkür edin, tövbe edin, lütfen susun.
Bu gönlüm perişan, bu yüreğim derbeder.
Ya Rab! Kapına geldik, el açtık, diz çöktük.
Başımızdaki tüm musibetleri gider.
Ağladık, sızladık, nice gözyaşı döktük.
Ya Rab! Affet bizi, n’olur eyleme heder.
Ya Rab! Merhamet eyle bize, etme heder.
Amin
Ahmet Sandal