YÖNETİMDE BİLİMSELLİĞİ HAKİM KILMAK
“Yönetimde bilimsellik” derken kastımı beyan edeyim önce.
Bilimsel olan, her yerde ve her devirde, akla dayanan ve makul olan demektir. Bilimsel olan değerli olan demektir. Bilimsel yeni bir kelime. Ecdadımız buna ilmi diyorlardı. Yönetimde ilmi hakim kılmak, aklı ve mantığı hakim kılmaktır.
Yönetimde bilimsellik ya da bilimsel değerler dediğimizde ne anlaşılır?
İnsanlığın vicdanında ve özünde mevcut olan ve aynı zamanda aklın ve ahlakın da gereği olan adalet, doğruluk, dürüstlük, tarafsızlık, eşitlik, hesap verebilirlik, şeffaflık, kamu yararını gözetmek, savurganlıktan kaçınmak, nezaket, sevgi, saygı ve güven ve benzeri değerlerdir.
İşte bu değerleri yönetimde hakim ve geçerli kılmak gerekir. Yönetim dediğimizde de yalnızca kamu yönetimi anlaşılmamalıdır. Bu değerler özel sektör yönetiminde de uyulması gereken kurallar olarak baş tacı edilmeli ve uygulanmalıdır.
Bu değerler aynı zamanda etik değerlerdir. Bu değerler aynı zamanda erdem ve ahlaki değerlerdir.
Dünyanın hiçbir yerinde ve hiçbir kimse, bu değerlerin yanlış olduğunu savunamaz ve iddia edemez. Ancak, nefsine uyar ve yanlışı seçer, aklı bir tarafa bırakırsa, bu değerleri göz ardı edebilir. O başka. Ancak, bu değerleri göz ardı edenler, bunun cezasını hem Dünyada ve hem de Ahirette çekerler.
Bu satırların yazarı, işte bu bilimsel değerlerin geçerlik kazanması için, hayatının bütün safhalarında karınca-kararınca çaba sarfetmektedir. Bu çabaları özellikle 2009 yılından itibaren yoğunlaştırmıştır. Çünkü, Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu tarafından düzenlenen bir eğitim programına katılarak bu hususta sertifika almış ve Etik Eğiticisi olarak görevlendirilmiştir. Bu yıldan sonra son beş yılda, onlarca seminer ve konferansta bilimsel değerleri ve etik ilke ve kuralları anlatmış ve örnek çalışmalar sergilemiştir.
Etik değerler, aklın ve bilimin gereğidir.
Bu satırların yazarı kardeşinizin akıl ve bilim yolundaki, aklı ve bilimi yönetimde uygulamaya ilişkin çaba ve çalışmalar elbette bundan sonra da artarak devam edecektir, Allah’ın izniyle.
Niyet ve maksadımız âli, yani yücedir. İster kamuda, isterse özel sektörde olsun. İyi yönetim, adil yönetim, ehil yönetim, etik yönetim ve etkili yönetim sağlansın. İşte hedef budur. Son yıllarda moda terimler var ya!
Misyon ve vizyon. Bu terimler de akli ve bilimseldir. Akli ve bilimsel olduğu kadar stratejiktir de.
Biz de “yönetimde bilimsel değerleri geçerli kılmak” dediğimizde, kendimize bir misyon (görev) belirledik, bu görev sonucunda ulaşılmak istenen bir nokta (vizyon) var ve bu noktaya (hedefe) varmak için çalışmak ve strateji belirlemek gerekir. Misyon şimdiki duruma ilişkindir, vizyon ise geleceğe ilişkindir. Şimdiki durumda yapmak istediklerimiz var, gelecekte varmak istediklerimiz hedefler var.
Yönetimde bilimsel değerli geçerli kılmak hedefimiz ve vizyonumuzdur. Bu vizyon için, iki misyon belirledik. 1- İnsanın kendi içindeki frenleyici mekanizmayı (vicdanı) harekete geçirmek. 2- Bu mekanizmayı harekete geçirdikten sonra şu hususları gerçekleştirmektir. Bu hususların neler olduğunu da sıralayalım: a-Demokrasi ve hoşgörü,b-Etkili bir yasal alt yapı, c-Güçlü irade, d-Etkin hesap verme mekanizmaları, e-Uygulanabilir davranış kuralları, f- Kamu ve özel sektörde uygun çalışma şartları, adil ve yeterli ücretler,g-Bilimsel değerler konusunda eş güdüm sağlayan kuruluşların varlığı,h-Etkin bir sivil toplum ve medya.
İşte misyon ve vizyon budur.
Bu misyon ve vizyon doğrultusunda çalışma yapmak üzere, Allah’ın izniyle, elimizden geleni yaptık ve bundan sonra da yapacağız.
“Yönetimde Bilimsel Değerler Platformu.”
Esasında böyle bir platform kurmak da gereklidir.
Böyle bir platform kurulursa orada yer alırım.
Böyle bir platform kurulursa hayırlı ve uğurlu olmasını Yüce Rabbim (cc)den dilerim.
Biz, yönetimde nefsimizin değil, bilimsel değerlerin hakim olması maksadıyla yola çıktık.
“Niyet hayır, akıbet hayır”, vesselam.
Not: Yönetimde bilimsellik hakim kılınırsa bu vergisini veren doğru ve dürüst vatandaş için en büyük ödüldür. Yönetimde bilimsellik olursa vergisini veren vatandaşın gönlü huzur içinde olur.
Ahmet SANDAL