Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

23 Yıllık Bebek Hasreti KSÜ’de Son Buldu

Çocuk sahibi olmak için

Çocuk sahibi olmak için yıllarca tedavi gören ancak aşılama ve tüp bebek yöntemlerinden bir sonuç alamayan 43 yaşındaki Fatma Coşkun ve 45 yaşındaki Metin Coşkun çifti, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi (Tıp Fakültesi Hastanesi) Tüp Bebek Merkezinde dünyaya gelen bebekleriyle 23 yıl sonra çocuk sahibi olmanın mutluluğunu yaşadı.

Türkiye’de gittikleri birçok merkez ve hastanelerde çok sayıda tüp bebek işleminden sonuç alamayan Coşkun çifti, 3 yıl önce KSÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Tüp Bebek Merkezi Sorumlusu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Murat Bakacak’a başvurdu.

Tedavi sürecine ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Bakacak, çiftin 2019 yılında rahmindeki miyom şikâyetleriyle kendisine başvurduğunu ve zorlu bir tedavi sürecine başladıklarını söyledi.

Fatma Coşkun’u ameliyata alarak miyomları temizlediklerini ve tüp bebek tedavisine başladıklarını ifade eden Bakacak, “Bebeğimiz gayet iyi, gününde doğdu. Fatma Hanım da gebelikte çok ciddi bir problem yaşamadı. İnşallah birlikte güzel bir hayat sürecekler.” diye konuştu.

Yaklaşık 2 yıl önce bir keçi sahiplenen Coşkun çifti, ‘Peri’ adını verdikleri ve bakımını evde yaptıkları keçiyle, evlat özlemini dindirmeye çalıştı. Peri’nin bir süre önce oğlak dünyaya getirmesinden kısa süre sonra Coşkun çifti, bebeklerinin olacağını öğrendi.

KSÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde Muhammed Eymen adını verdikleri bebeklerini kucaklarına alan çift, duygusal anlar yaşadı. Tedavilerinin ardından Osmaniye’deki evlerine dönen çift, oğullarını “evlat” diye seslendikleri “Peri” isimli keçiyle buluşturdu.

“Peri ile konuşuyordum, dertleşiyordum, o beni anlıyordu adeta”

Fatma Coşkun, yıllar sonra anne olmanın tarifsiz bir duygu olduğunu şu ifadelerle belirtti: “Her yere gittik, doktor doktor gezdik ve çocuğumuz olmadı. Daha sonra ara verdim. Sonra eşim keçi aldı ve adını ‘Peri’ koydum, ben onu çocuğum sandım. Bizimle birlikte soframıza bile geliyordu. Banyomuzu dahi ortak kullanıyorduk. Evladımız gibiydi, eşim sırtında gezdirirdi. Peri hamile kaldı, şu an yavrusu 4 aylık. Onun da oğlu oldu, benim de oğlum oldu. İkimiz de anne olduk. Çocuk hasreti o kadar zor ki ne zaman duygularım artsa yanımda Peri’yi bulurdum. Peri ile konuşuyordum, dertleşiyordum, o beni anlıyordu adeta. Ben de onu anlıyordum. Peri’nin yavrusu oldu, o gün çok heyecanlandım. Peri’nin bir erkek yavrusu oldu, adını da ‘Mehmet’ koyduk. Peri doğum yaptıktan bir süre sonra Kahramanmaraş’a geldim, gebe olduğum müjdesini Murat hocamdan aldım.”

Mutluluk Gözyaşları Döktüler

Baba Metin Coşkun ise yıllar sonra doğan bebeklerinin kendisini çok heyecanlandırdığını dile getirdi. Yıllardır evlat yerine keçi Peri’yi sevdiklerini ifade eden Coşkun, “Ben işten gelirdim, çağırdığım zaman arabamı tanıyor, hemen gelirdi. Eve gelir gelmez onunla ilgileniyordum. Kucağıma alıyordum. Mesela hava sıcaksa evin içinde banyoda duş aldırıyordum. Bu ufak bir oğlaktı, telefonumun ekranında duruyor hala. Evlat yerine koyduk. Hep sırtımda oynardı. Evin içerisinde o çekyattan o çekyata zıplardı. Eşimle beraber çok seviyorduk. Bilmiyorum babalık böyle bir şeymiş demek ki. Ben çok hassas bir durumdayım şu an. Bunlar benim sevinç gözyaşlarım. Tarifsiz bir duygu içerisindeyim.” diye konuştu.