Konkordato Mühleti İçerisinde Finansal Yeniden Yapılandırma Süreci ve Hukuki Değerlendirme
Konkordato, borçlarını vadesinde ödeyemeyen borçlulara, alacaklıların belirli çoğunluğunun onayı ve mahkeme kararıyla ödeme kolaylığı sağlayan bir yeniden yapılandırma aracıdır.
Ancak bazı borçlular, yalnızca konkordato projesi ile yetinmeyip, bankalar ve diğer finansal kuruluşlarla yürütülen Finansal Yeniden Yapılandırma (FYY) süreçlerini de eş zamanlı yürütmek istemektedir.
Bu durum, konkordato mühleti içinde yeni borçlanma yasağı ile çelişiyor gibi görünmekte ve uygulamada konkordato komiserleri ile mahkemeler tarafından zaman zaman olumsuz karşılanabilmektedir. Ancak bu yorumun mutlak olmadığı, her somut olay özelinde değerlendirme yapılması gerektiği kanısındayız.
İcra ve İflas Kanunu’nun 297. maddesi, konkordato mühleti içinde borçlunun malvarlığını azaltıcı ya da borçlarını artırıcı işlemler yapamayacağını hükme bağlamaktadır. Ancak burada yasaklanan borçlanmanın ölçüsüz ve projenin başarısını riske atacak nitelikte olmasıdır.
FYY çerçevesinde yapılan düzenlemelerde ise borçlunun mali disiplin altına alınması, vade yapılandırması, yeni finansman olanakları ve alacaklılarla çerçeve sözleşmeler oluşturulması amaçlanmaktadır.
Özellikle 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki bankalar, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamındaki finans kuruluşları ile yürütülen yeniden yapılandırma süreçlerinde; yeni borç verilmesi, mevcut borçların yapılandırılması ve şirketin nakit akışına göre ödeme planı hazırlanması gibi işlemler konkordato projesinin uygulanabilirliğini doğrudan etkilemektedir.
Bu bağlamda, mühlet içinde yapılan FYY sürecinin konkordato projesiyle uyumlu ve mahkemeye sunulan nakit akım tablosu ile tutarlı olması halinde, yasaklanan borçlanma kapsamında değerlendirilmemesi gerektiği düşünülmektedir.
Bazı uygulayıcılar, konkordato mühleti içerisinde borçlanma yasağının kesin bir yasak olduğu ve FYY sürecinin yalnızca konkordatonun tasdikinden sonra yürütülebileceğini savunmaktadır. Ancak bu yaklaşım, borçlunun iyileşme çabasına zarar verebilmekte ve konkordato sürecinde başarısızlığa yol açabilmektedir.
Nitekim konkordato müessesesinin amacı, borçlunun faaliyetlerine devam etmesini sağlamak ve alacaklıların en üst düzeyde tatminini temin etmektir. Bu amaca hizmet eden her hukuki mekanizma gibi FYY süreci de konkordato ile bağdaşır niteliktedir.
Kaldı ki borçlunun mühlet içinde yapacağı FYY başvurusu, hâkim ve komiserin denetiminde yürütüleceğinden, borçlunun kendi takdirine bırakılmış riskli bir işlemden ziyade, şeffaf ve denetlenebilir bir iyileşme süreci olarak görülmelidir.
Sonuç olarak; mühlet içinde yürütülen finansal yeniden yapılandırma süreci, konkordato projesine zarar veren değil; aksine bu projeyi destekleyen ve alacaklıların tatminini artıran bir unsur olarak değerlendirilmelidir.
YORUMLAR