SARI KANTARON MUCİZESİ
Sarı kantaron, kılıç otu, mayasıl otu ve koyunkıran adlarıyla da bilinir. Türkiye’de başta Ege Bölgesi ve Akdeniz olmak üzere iç bölgelerde de yetişir. Deri iltihabını engeller ve kan dolaşımını iyileştirmesiyle bilinir. Sarı kantaron yağı, kuru, hassas veya kaşıntılı ciltler için yağlarda ve emülsiyonlarda kullanılır.
Sarı kantaron yağı, küçük yaralar ve yanıklar, güneş yanıkları, akne, kepek ve egzama tedavisinde kullanılır. Kaliteli kantaron yağı parlak ve berraktır. Açık pembe ya da yeşil renge dönük kantaron yağları, zeytinyağı ve kantaron çiçeği oranının doğru ayarlanmadığına işaret eder.
Sarı kantaron otu, yağ şeklinde lokal kullanımda güçlü bir anti-enflamatuar ve antiseptik etkiye sahiptir.
Ayrıca egzama, varis gibi cilt hastalıkları, güneş yanığı ya da güneş lekelerinin tedavisinde, sivilce ve akne tedavisinde, sivilcelerden kalan izlerin tedavisinde kullanılır. Sarı kantaron yağının güneş yanıkları, yaralar, cilt üzerindeki yüzeysel morluklara iyi geldiği belirlenmiştir. Ayrıca ülser gibi mide bağırsak sorunlarında da kullanılmaktadır.
Ancak kantaron çayı hamilelikte kullanımı önerilmeyen bir çaydır. Bu bitki çayının, demansa olumsuz etkisi olabileceğinden Alzheimer hastaları tarafından kullanılması sakıncalıdır. Antidepresan, astım ve tansiyon ilaçları kullanan kişilerin de sarı kantaron çayını kullanmaları tavsiye edilmez.
İçeriğindeki flavonoidler ve hipericin adlı bileşenler sayesinde doğal bir sakinleştirici etkiye de sahiptir. Bu sayede, kaygı, sinirlilik ve huzursuzluk gibi stresli durumların etkilerini azaltabilir. Fazla kilolardan kurtulmak yani zayıflamak için sarı kantaron çayının zayıflatma özelliği yoktur. Hormon dengesinin sağlanmasına yardımcı olur fakat sarı kantaron çayı zayıflama amacına hizmet etmez.